Karar muharriri Elif Çakır, Hürriyet köşe yazarı Abdülkadir Selvi’nin geçen günkü köşe yazısında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için ‘2 yıl 7 ay 15 gün mahpus cezası İmamoğlu’nun başında Demokles’in kılıcı üzere sallanıyor, CB adaylığı tehlikede’ kelamlarını CHP’li Gökhan Günaydın’a sordu.
İmamoğlu hakkında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle açılan davada 2 yıl 7 ay 15 gün mahpus cezası verilmişti.
Günaydın, davanın açıkça bir “siyasi kumpas” teşebbüsü olduğunu söyledi. Çakır’ın köşe yazısının ilgili kısmı şöyle:
Davanın açıkça bir siyasi kumpas teşebbüsü olduğunu tabir eden Günaydın’ın değerlendirmesi şöyle oldu, paylaşıyorum:
‘Ahmak Davası, açıkça bir siyasi kumpas teşebbüsüdür. Birinci derece mahkemesinde, lakin hakim değiştirildikten sonra bir karar çıkarılabilmiştir.
Değişen hakimin duruşmalardaki tutumu ve tavrı, hafızalarda canlılığını korumaktadır. Kurallara ve teamüllere alışılmamış olarak tayini çıkarılan ve böylece davadan el çektirilen hakim, kimi gazetecilere verdiği beyanatlarda iki hususu vurgulamıştır:
1- Mahkumiyet kararı vermem için tarafıma baskı uygulandı.
2- Mahkumiyet kararı vermem halinde istinaf sürecinin de ayarlandığı ve belgenin bozulmayacağı söylendi.’
Günaydın, tezlerin vahim boyutta olduğunu, İstinaf sürecinde de hukuk dışı müdahaleler olacağına dair açıktan işaretler olduğunu, bu tezleri ‘re’esen soruşturması gereken HSK’nın yapılan müracaatları da aylarca beklettikten sonra reddettiğini de kelamlarına ekledi.
Açıkça söyleyeyim, periyodun Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın Google’dan topladıklarını kendine kanıt yapıp AK Partiye açtığı kapatma davası neyse ‘ahmak davası’ da odur.
Hiçbir farkı yok.
İktidar hukuku sopa üzere kullanmaya devam ettiği surece bu ülkenin iktisadını düzeltmeyecek. Hukuksuz iktisat toparlansaydı Mehmet Şimşek başarılı olabilirdi, AK Partili Tuğrul Türkeş’in kelamlarıyla ‘Mehmet Şimşek sağolsun debeleniyor, çalışıyor fakat hukuk direkt işlemediği için iktisadın düzelmesi’ konusunda zorluklar yaşanıyor.”