Sözcü gazetesi muharriri Aytunç Erkin bugünkü köşesine 28 Şubat davası kapsamında tutuklu bulunan Çetin Doğan’a tabiplerin kalp krizi riski taşıdığı raporu verdiğini ve Hakkı Kılınç’ın Parkinson, şeker ve vertigo hastalıkları olduğunu taşıdı.
Aytunç Erkin’in yazısı şöyle:
“398 gündür cezaevinde olan Çetin Doğan’ın kızı Pınar aylar sonra babasına sarıldı…
İki fotoğraftan bahsedeceğim.
Orgeneral Çetin Doğan… 82 yaşında.
398 gündür Buca Cezaevi’nde.
Kızı Pınar Doğan’la uzun vakit sonra cezaevinde hasret giderdi ve sarıldı. Nilgül Doğan’la konuştum. Öfkeliydi ve şu cümleleri kurdu:
“Çetin’i bir dizi sıhhat tetkiklerine götürdüler. Bilhassa kalp durumu kritik ve dilaltı ilaçlarıyla yönetim ediyor. Hastane, ‘risk var lakin içeride de dışarıda da bu risk aynı’ diye rapor verdi. Çetin, İsimli Tıp’a gitmeyi reddetti. Sanki o hekimleri bir geceliğine cezaevinde konuk etsek de şartları bir görseler mi diye düşünüyorum.”
Hemen hatırlatayım: 28 Şubat Davası, FETÖ’den ceza alan Kozmik Oda Savcısı Mustafa Bilgili tarafından 10 Nisan 2012 tarihinde birinci dalga tutuklamaları ile başlatıldı. Bir not daha: Soruşturma, 28 Şubat devrinin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın 27 Şubat 2011’deki vefatından sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütüldü. Davanın iddianamesi birinci tutuklamalardan yaklaşık 13.5 ay sonra (Mayıs 2013 sonunda) çıktı. Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili imzasıyla yayınlanan ve “BÇG – 28 ŞUBAT” ismini taşıyan iddianame 1309 sayfa ve 355 Ek Klasörden oluşmakta. Davanın temeli olan “5 No’lu CD”nin uydurma olduğu uzman tarafından tespit edildi.
Şimdi öbür fotoğrafa geçiyorum.
VERTİGO, PARKİNSON, ŞEKER!
Tümgeneral Hakkı Kılınç… 83 yaşında…
398 gündür Ankara Sincan Cezaevi’nde.
1962-1963 Muhabere Sınıf Okulu’nda başlayan askerlik serüveninde gitmediği vilayet yapmadığı vazife kalmadı: Foça, Siirt, İstanbul, Nevşehir, Mardin, Emirdağ, Kara Harp Akademisi, karargah, Jandarma karargahı, asayiş başkanlığı, harekat başkanlığı, lojistik lideri, okullar kumandanı, eğitim komutanı… 2004 yılında Jandarma Kurmay Lideri iken TSK Üstün Hizmet Madalyası ile ödüllendirilerek emekliye sevk edildi.
Hakkı-Saadet Kılınç
FETÖ’nün hazırladığı iddianame ve düzmece kanıtlarla Ankara Sincan’da yatan 13 kumandan biri. Dün eşi Saadet Kılınç aradı ve ağlıyordu:
“Gözaltına alındığında İsimli Tıp’a götürdüler Hakkı’yı ve kasık fıtığının büyüdüğünü söylediler. Devlet hastanesinde 10 saat süren bir ameliyat geçirdi. Dikişleriyle cezaevine götürdüler. Sorun yaşadı ve sonda takıldı. Sonda gece çıktı ve hekim geldi. Çatallı sonda taktı, sabaha kadar kan döktü Hakkı. Kansız kaldı. Bu ortada 70 kilodan 60 kiloya düştü. Kapalı görüşte üç kere gözleri açık, başı düştü, boş bakıyordu. Sonra da açık görüşte tıpkı durum yaşandı. Dedim ki, ‘İyileştirip geri vereyim Hakkı’yı’ kabul etmediler. Hastanede beş dakikada muayene ettiler ve ‘Cezaevinde kalabilir’ dediler. Hakkı, ‘Benim söyleyeceklerim var. Beni dinlemediniz, idam edilenlerin bile son kelamı sorulur’ diye mektup yazdı, kabul etmediler. İstanbul’da İsimli Tıp’a götürüldü. Heyet olumsuz karşılık verdi. Vertigosu var, Parkinson ve şeker başlangıcı. Bu zulüm bitsin!” Yorum sizin…”